• Mütefekkir ve Mutasavvıf Yazar

  • Ölçün doğruluk olsun, aleyhinde dahi olsa doğruyu söylemekten çekinme.

  • Sâmiha Ayverdi

  • Sâmiha Ayverdi

  • Haksız olduğun bir mes’elede, haklı olduğuna kendini inandırmaya çalışma.

Copyright 2024 - fakir@fenomen.org

Samiha Ayverdi hatıratı

23 Nisan 2007 / AYŞE ADLI
 
Eserleri ve öğrencileriyle günümüze iz bırakan Samiha Ayverdi'nin hatıraları yakın geçmişi anlamayı kolaylaştırıyor.
 
1905 yılında dünyaya gelen Samiha Ayverdi, yaşadığı dönem itibarıyla Osmanlı'nın ve Cumhuriyet'in en sancılı yıllarına şahitlik etmiş bir entelektüel. Yalnız yıllar değil, içinde bulunduğu çevre de önemli elbette. Şehzadebaşı'nda doğup 87 yıl sonra Fatih'te vefat eden Ayverdi, hem fikir dünyasının hem de manevi dünyanın önemli isimlerinin çok yakınında bulunmuş ve düşünce dünyasını bu bereketli ortam içinde inşa etmiş bir mütefekkir. 

İlk romanını 1938 yılında yayımlayan Ayverdi'nin bu tarihten sonra daha çok fikri eserlere ağırlık verdiği dikkat çekiyor. Şimdilik 10 ciltte toplanan hatıratını ise ayrıca değerlendirmek gerekiyor. Zira Ayverdi'nin, vefatına yakın zamana kadar yazmayı sürdüğü bu yazılar, tarihî ve manevi manada çok gerilerde kalan bir ruha temas imkânı veriyor. İlk baskısı 1985 yılında yapılan 'Ne İdik Ne Olduk' da bu sebeple önemli bir vesika olarak kabul edilebilir. Geçtiğimiz günlerde Yazar, kitabın isminden de anlaşılacağı gibi olaylar üzerinden geçmiş ve gelecek tefekkürü gerçekleştiriyor.

İlk bakışta ismine rastlanan şahıslar bile Samiha Hanım'ın ne kadar bereketli bir ortamda yaşadığını ortaya koymaya yetiyor. Sultan Reşad'ın kılıç kuşanma merasimi, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın torunları ile karşılaşması, Halide Edip, Abdülhak Hamid, Ayşe ile Mukbile sultanlar ve diğerleri… İsimlerinin aynı kitapta toplanması bile bir zenginlik işareti iken o dünyada yaşamanın neye benzediğini tahmin etmek ancak hatıralar aracılığı ile mümkün olabilir. Ayverdi'nin 'Ne İdik Ne Olduk' kitabı bu imkânı fazlasıyla sağlıyor. Yazar, sadece bu soruyu sormakla kalmıyor elbette. "Geride mühim bir birikim bırakıldığı muhakkak; lakin cenazenin arkasından ağlamaktansa ondan geriye kalanlara sahip çıkmak gerek" tembihinin sıkça tekrarlanıyor olması, mü'min ahlakı konusunda da emsal teşkil ediyor.
 
 
f t g m